21 Haziran 2009 Pazar

Kısa Bir Ara..

ülkemdeyim...
doğup büyüdüğüm,ezan seslerinin çocuk seslerine karıştığı,sütçülerin korna çaldığı,pazar sabahı simitçiiiiii diye seslerin yükseldiği sokaktayım..
sanki hiç gitmemiş gibi...
uzunnnn yıllar gitmiş gibi..
karmaşık duygular içindeyim sevgili blog...
yapayalnız oturup akan geceyi seyrettim...
mutluluktan deliye dönmüş kızım uyuyordu....
biraz uzunnn bir yolculuk oldu belki ama,anne-kız istanbul aktarmalı gelebildik nihayet..
şu sınırlı vakitte herşeyin tadını çıkarmak için,kısa bir ara diyorum,yakın zamanda yeniden,burdayım..
bekle beni blog,bu arada bu şarkıyı dinle,hemde yüksek sesle..



4 Haziran 2009 Perşembe

Fırında Makarna

makarnayı nedense asla yemekten sayamayan bir yapım var.makarna benim için hep yoğun gecen günün ardından "amannnn bugünde böyle olsun,idare edelim" düşüncesini altında barındırır hep.hiçbir zaman bugünde şöööyllee soslu nefis bir makarna yapayım dememişimdir.
bu sıralar baküde hava süper ötesi.nasıl pırıl pırıl bir güneş...
en sevdiğim şeydir yatak odasının sabah güneşi alması,güneş yüzüne vurur,sen tatlı bir mahmurlukla uyanırsın..son günlerde (istediğim evi buldugumdan olabilirmi ki ey okur?) böyle güzel günlerde akşam için birşeyler ayarlayıp,atıyoruz kızımla kendimizi sokağa...Kışın sevmediğim,ne rüzgarlı ülke burası diye şikayetlendiğim rüzgarı da ılık ılık esiyormu,ohhh..değmeyin keyfimize.gerçi bu sıralar bir tanecik olan Türk arkadaşım Türkiyeye gittiği için bu gezmelerde kızımla yalnız takılıyoruz ama...

neyse fendim,konuyu makarnaya bağlayayım.bu makarna tamamen uydurmasyon olup,hiçbir garanti verememekteyim.ama bildiğim,bazen uydurmasyon şeyler çokkk da lezzetli oluyor.

ben fırınlayacağım makarnayı penne olarak seçiyorum her zaman,daha yakışıyor sanki.makarnaları haşlayıp,ufak bir parça tereyağıyla karıştırdıktan sonra,yağlanmış fırın kabına alıyoruz.diğer yanda yumurta,tuz,sosis,sucuk,2 kaşık yoğurt,sıvıyağ,ince dilimlenmiş sivri biber,2 adet domates rendesini karıştırıyoruz.önce sosu makarnanın üstüne döküyoruz,200 derecede fırınlıyoruz.10 dakika sonra alıp,üstüne rendelenmiş kaşar ekleyip,tekrar fırınlıyoruz.kaşarlar kızarınca fırınlar alıyoruz.

3 Haziran 2009 Çarşamba

Yaprak Sarması ve Ev maceralarım

bu nasıl bir tempodur?
ev değiştirme işi hakkaten zor birşeymiş,anladım...
annem yıllarca kiralarda gezdikten sonra kendi evine geçtiğinde çok sevinmişti de pek anlayamamıştım...
Bakü'ye geleli tam altı ay olacak..
ve bu taşınacağım 3. evim olacak...
Burdaki kiralık evlerin çoğu mobilyalı,yani full eşyalı,ama tabii evin durumuna göre ev sahibinden ihtiyacınız olan şeyleri almasını rica ediyorsunuz.şuanda oturdugum evin büyük bölümünü peşin verdiğimiz için ev sahibine bir daha ulaşamaz olduk o ayrı:))
çok şükür,yoğun arama-tarama-gezme faaliyetlerinden sonra isteğimize göre,eşyaları hiç kullanılmamış,sıfır bir ev bulduk,anlaştık.yakın zamanda taşınıyorum.tabii taşınmanın en güzel yanı,sadece bavulları toplayıp seyahate çıkar gibi olması:))
hazır bavulları toplamışken bir türkiye yapıp geri dönmeyi planlıyorum,bakalım,giderken bir veda yazısı yazarım sevgili okuyucular:))
yaprak sarmasına gelince,
benim hiç öyle takıntım yoktur,ince olsun,uzun olsun,yaprak sarması buldun da neyi arıyorsun diyesim gelir öylelerine...yani tabii belli bir düzeni olmalı ama,yok upuzun olcak,sigara gibi olacak,bunu da kadınların kendi kendilerine işkence için buldukları birşey diye düşünmüyor değilim ara ara..
tarife gelince,
taze yapraklar(şimdi tam zamanı)alınıp,sıcak suda çok az bir süre kaynatılır,rengi değişene kadar.fazla bırakmayın,yırtılırlar,bütün çaba boşuna gider mazallah...
içi içinse bol soğan,pirinç,maydanoz,sevdiğiniz baharatlar,sarımsak kullanıyorum.



şarkı için not:dinlerken hep yoğun bir tempoyu anlatttığı için eklemek istedim...


müzik dinle video izle